Kurtuluş Savaşı sürecinde yurdun dört bir tarafında ve çok yakın zamanlarda Müdafaa-i Milliye ve Red-di ilhak cemiyeletleri kurulmuştur.
Mustafa Kemal'in Anadoluya gönderilmesiyle paralel olarak faaliyete geçen ve her biri bağımsız olarak, belli bir sistematik içinde kurulan bu dernekler, Erzurum Kongresinde alınan kararla aşama aşama birleştirilmiş ve nihayetinde ANADOLU ve RUMELİ MÜDAFAA-İ HUKUK CEMİYETİ adı altında toplanmıştır.
Erzurum'da, bu cemiyetlere yerleştirilmek üzere askerlikten istifa eden Mustafa Kemal, birleştirilen cemiyetlerin hasılından oluşan Heyeti-i Temsiliye adına, Meclisin açılışına kadar yetkilendirilmiştir.
Mustafa Kemal resiliğinde toplanan cemiyet, Müdafaa-i Hukuk Grubu adıyla TBMM'nde asıl unsur haline getirilmiş, grubun dışındaki kimseler ilk dönem içinde ayıklanmıştır.
Bu grup daha sonra CHF ve CHP adını alacak, ancak Mustafa Kemal'in vefatından sonra oluşan yönetimler ile, küresel emperyal güçlerin denetimine girerek, İstiklal Savaşı ve Milli Mücadele döneminde ki ruh ve kimliğini kaybedecektir.